38 – Sâd Sûresi – Kur’ân-ı Kerîm Çözümü (arapça) – Ahmed Hulusi
http://ahmedhulusi.org/
“38 – Sâd Sûresi – Kur’ân-ı Kerîm Çözümü (arapça) – Ahmed Hulusi”
“Euzü Billahi mineş şeytanir racim”
BismillahirRahmanirRahıym
1-) Saaad, vel Kur’âni zizZikr;
Sâd… Hakikatini hatırlatıcı Kur’ân!
2-) Belilleziyne keferu fiy ‘ızzetin ve şikak;
Bak kendilerini şerefli sanan o hakikat bilgisini inkâr edenler, hakikatlerinden kopuk bir yaşam içindedirler!
3-) Kem ehlekna min kablihim min karnin fenadev ve late hıyne menas;
Onlardan önce, nice nesilleri feryat figan içinde helâk ettik! Artık kurtulmaları mümkün değildi!
4-) Ve ‘acibu en caehüm münzirun minhüm* ve kalel kafirune hazâ sahırun kezzab;
O hakikat bilgisini inkâr edenler, kendi aralarından bir uyarıcının kendilerine gelmesine şaştılar da: “Bu yalancı bir büyücüdür” dediler.
5-) Ece’alel alihete İlâhen Vahıda* inne hazâ le şey’ün ‘ucab;
“Tanrıları, tek bir tanrıya mı indirgedi (diye anladılar)? Muhakkak ki bu çok acayip bir şeydir!”
6-) Ventalekal meleü minhüm enimşu vasbiru alâ alihetiküm* inne hazâ le şey’ün yurad;
Onların ileri gelenleri: “Hadi yolunuza devam edin ve tanrılarınıza bağlı kalın! Muhakkak ki olması gereken budur!” diyerek yürüdü.
7-) Ma semı’na Bihazâ fiyl milletil ahireti, in hazâ illahtilak;
“Bunu önceki milletlerden işitmedik! Bu (TEKLİK anlayışı) ancak bir uydurmadır!”
😎 Eünzile aleyhiz Zikru min beynina* bel hüm fiy şekkin min ZikrİY* bel lemma yezûku azâb;
“Hem Zikir (hakikati hatırlatma), aramızdan O’na mı inzâl olundu?”… Hayır! Onlar Zikrimden (hakikati hatırlatmamdan) kuşku içindeler! Hayır, onlar benim (gerçeği fark ettiren) azabımı (ölümü) henüz tatmadılar!
9-) Em ‘ındehüm hazainu rahmeti Rabbikel Aziyzil Vehhâb;
Yoksa Aziyz, Vehhâb olan Rabbinin rahmet hazineleri (nimetleri) onların indînde mi?
10-) Em lehüm mülküs Semavati vel Ardı ve ma beynehüma* felyerteku fiyl esbab;
Yoksa semâların, arzın ve ikisi arasındakilerin mülkü onların mı? Eğer öyle düşünüyorlarsa, sebepler oluşturup yükselsinler (bakalım ne geçecek ellerine)!
11-) Cündün ma hünalike mehzumün minel ahzab;
Onlar, inkâr fikrinde birleşenlerden arta kalmış, hezimete uğratılmış bir ordudur.
12-) Kezzebet kablehüm kavmü Nuhın ve ‘Adün ve fir’avnü zül evtad;
Bunlardan önce Nuh’un halkı, Ad (Hud’un halkı) ve sütunlar (üzerine kurulu saraylar) sahibi Firavun yalanladı.
13-) Ve Semudü ve kavmü Lutın ve ashabül Eyketi, ülaikel ahzab;
Semud (Sâlih’in toplumu), Lût’un toplumu (bedensellik şehveti ile helâk olanlar) ve Ashab-ı eyke (orman halkı, Şuayb’ın toplumu) de… İşte onlar inkâr fikrinde birleşenlerdi!
14-) İn küllün illâ kezzeber Rusule fehakka ‘ıkab;
Hepsi de sadece Rasûlleri yalanladılar… Bu yüzden de yaptıklarının kötü sonucunu yaşamayı hak ettiler!
15-) Ve ma yenzuru haülai illâ sayhaten vahıdeten ma leha min fevak;
Bunlar sadece gecikmesi olmayan bir tek sayhayı (sesi – ölümü) beklemektedir.