Suyun hafızası var – Water Has Memory
Suyun Hafızası var – 07.02.2012
Water has memory
orijinal video: http://www.youtube.com/watch?v=ILSyt_Hhbjg
ceviri: Esin Tezer
kontrol ve senkron: Hakan Cakmak
http://www.okyanusum.com
Su, ne ölçüde bilgi toplama kapasitesine sahiptir? Ne algılar ve zaman uzadıkça onu nasıl hatırlar? Stuttgart’taki Aerospace Enstitüsü bir damla suyun yapısını gözle görülebilir yapmanın oldukça basit bir yöntemini keşfetti. Araştırmacıların çabaları çok güzel bir dünyayı anlamayla ödüllendirildi. Her bir damla açık ve kendine özgü bir biçime sahiptir. Bireysel damlalar neden birbirlerinden bu kadar farklıdırlar? Buradaki Enstitü ‘deki amfiye pek çok insan geldi, aynı suyu hepsine verdik, tamamen aynı anda damlalar yaptılar, tüm damlaları topladık ve her bir bireyin aynı sudan farklı imajlar meydana getirdiğini keşfettik ve burada sonuçlarını görebilirsiniz. Burada sağda bireysel öğrencilerin imajlarının farklı olduğunu görebilirsiniz. Fakat bilinen öğrenci tarafından yapılanlar birbirine tamamen benzerdi: Bu ilk deneycinin çalışması, buradaki ikinciden, buradaki üçüncüden ve bu da dördüncüden. Ayrı ayrı gayet kolaylıkla yeniden oluşturulabilirler, fakat hepsinin aynı sudan olduklarını asla düşünmezdiniz. Çünkü farklı insanlardan olan imajları karşılaştırdığınız zaman bazı büyük farklılıklar görüyorsunuz. Daha sonra, suyun içine bir şey koyduğumuz zaman durumun değişip değişmediğini öğrenmek için deneylere başladık. Suya gerçek bir çiçek konulmuştu. Kısa bir süre sonra bir damla suyu aldık ve burada resimlerden bir tanesini görebilirsiniz. Buradaki resimde görebilirsiniz: Çiçeği suyun içine koyduğunuz zaman elde ettiğiniz tipik imaj. Tabii ki, bu bardaktaki her bir damlada çiçeği hatırlayabilirdiniz. O, yeniden oluşturulabilir ve bir öneme sahiptir. Buraya eğer farklı bir çiçek koysaydınız, örneğin Tatlı William çiçeğini koysaydınız, o zaman bu suyun tüm damlaları Tatlı William gibi görünecekti. Suyun bir hafızaya sahip olduğu damgası tabii ki dünyaya olan tüm bakış şeklimizi neredeyse değiştirir. Ren nehrini trigonometrik mantıkla dolaşalım. Su, her gittiği yerden bilgi toplayarak Ren’den aşağı doğru akıyor. Öyleyse su, Ren’in denize veya göle döküldüğü yerde kaynaktakinden daha fazla bilgiye sahiptir ve denize veya göle dökülen yerde yaşayan ördekler o suyu içtikleri zaman tüm o bilgiyi de içerler. Böylelikle dünya okyanusları artık bizleri ayıran bir şey olmayacaklar, bunun yerine bilginin dev bir haznesi olacaklar ve belki de yağmur, dünyaya bilgi taşıyan veri ortamı olacaktır.